BASKOMUTAN

TURKIYEM Atadan Sozler Hayati Kisiligi Devrimleri Ilkeleri Kronolojisi Alintilar 1 Alintilar 2 Baskomutan Londra-Inonu Teskilat-i Esasiye Cumhuriyetin ilani Siirler 1 Siirler 2 Siirler 3 Siirler 4 Siirler 5 Ataturk Foto Linkler Gazeteler Desteklenenler FORUM

BASKOMUTAN

BASKOMUTANLIGI KABUL EDIYORUM

Ben, görüsmeler ve tartismalarla ortaya çikan bu görüsleri, gerektigi kadar gözönünde tutuyor ve inceliyordum. Son görüsü savunanlar, mantiga dayanan kuvvetli sebepler ileri sürüyorlardi. Samimiyetsiz isteklerde bulunanlarin yaygaralari, baskomutanligi üzerime almami içtenlikle teklif edenlerde, derin ve kaygi verici etkiler yapmaya basladi. Benim fiilen baskomutanligi üzerime almam, bütün Meclis'te son çare ve son tedbir olarak görüldü.

Meclis'in bu görüsü çabucak Meclis disinda da yayildi. Benim ses çikarmayisim ve komutayi fiilen üzerime almaya yanasmayisim, adeta felâketin kesin ve yakin olacagi düsünce ve inancini yaygin bir duruma getirdi. Bunu anlar anlamaz derhal kürsüye çiktim.

Efendiler, bu anlattigim durum, 4 Agustos 1921 günü bir gizli oturumda geçiyordu. Üyelerin bana karsi gösterdikleri yakinlik ve güvene tesekkür ettikten sonra, Baskanlik makamina söyle bir önerge verdim :

Türkiye Büyük Millet Meclisi Yüce Baskanligina

Meclisin pek sayin üyelerinin genel olarak beliren istek ve talepleri üzerine, Baskomutanligi kabul ediyorum. Bu görevi sahsen üzerime almaktan dogacak yararlari azamÎ çabuklukla elde edebilmek, ordunun maddî ve manevî gücünü en kisa zamanda artirip en yüksek seviyeye çikarmak, sevk ve idaresini bir kat daha kuvvetlendirmek için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin sahip oldugu yetkileri, fiilen kullanmak sartiyla üzerime aliyorum. Ömrüm boyunca, millî hâkimiyetin en sadik bir kulu oldugumu millete bir defa daha gösterebilmek için, bu yetkinin üç ay gibi kisa bir süreyle sinirlandirilmasini ayrica rica ederim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Baskani Mustafa Kemal

Meclis'in bu görüsü çabucak Meclis disinda da yayildi. Benim ses çikarmayisim ve komutayi fiilen üzerime almaya yanasmayisim, adeta felâketin kesin ve yakin olacagi düsünce ve inancini yaygin bir duruma getirdi. Bunu anlar anlamaz derhal kürsüye çiktim.

Efendiler, bu anlattigim durum, 4 Agustos 1921 günü bir gizli oturumda geçiyordu. Üyelerin bana karsi gösterdikleri yakinlik ve güvene tesekkür ettikten sonra, Baskanlik makamina söyle bir önerge verdim :

Türkiye Büyük Millet Meclisi Yüce Baskanligina

Meclisin pek sayin üyelerinin genel olarak beliren istek ve talepleri üzerine, Baskomutanligi kabul ediyorum. Bu görevi sahsen üzerime almaktan dogacak yararlari azamÎ çabuklukla elde edebilmek, ordunun maddî ve manevî gücünü en kisa zamanda artirip en yüksek seviyeye çikarmak, sevk ve idaresini bir kat daha kuvvetlendirmek için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin sahip oldugu yetkileri, fiilen kullanmak sartiyla üzerime aliyorum. Ömrüm boyunca, millî hâkimiyetin en sadik bir kulu oldugumu millete bir defa daha gösterebilmek için, bu yetkinin üç ay gibi kisa bir süreyle sinirlandirilmasini ayrica rica ederim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Baskani Mustafa Kemal

BASKOMUTANLIGIMA YAPILAN ITIRAZLAR

Efendiler, bu önergem, dogruluktan yanaymis gibi görünerek tekliflerde bulunanlarin gizli düsüncelerini açiga vurnialarina yol açti. Derhal itirazlar basladi. dediler. 0, Büyük Millet Meclisi'ninmanevî sahsiyeti içindedir. Baskomutan Vekili denilmelidir.

Ikinci olarak, "Meclis'in yetkilerini kullanmak gibi bir imtiyazin verilmesi asla söz konusu olamaz" düsüncesini ileri sürdüler. Ben, padisah ve halifeler tarafindan verilegelmis eski bir ünvani takinamayacagimi; yerine getirecegim görev, fiilen baskomutanlik olduguna göre, bu ünvani oldugu gibi vermekten kaçinmanin yersizligini ilerisürerek görüsümde direndim. Durum, Meclis'in degerlendirdigi ve belirttigi gibi olaganüstü olduguna göre, benim de alacagim kararlarin ve yapacagim islerin olaganüstü olmasi gerekecegine süphe yoktu. Düsünceve kararlarimi çabuk ve sert bir sekilde yürütmek ve uygulamak zarureti vardi. Hükûmetten ve Meclis'ten izin istemekle dogacak gecikmeleredurum elverisli olmayabilirdi. Bütün memleketi ve memleketin bütünkaynaklarimi ilgilendiren emir ve tebliglerim için, her isin ilgili bakanindan veya Bakanlar Kurulu'ndan olur ve izin almak, benim yapacagimBaskomutanliktan beklenen yararlari saglayamazdi. Onun için kayitsiz vesartsiz emir verebilmeliydim. Bunun için de Büyük Millet Meclisi'ninyetkisi benim kisiligimde belirmeliydi. Bunu, basari için zarurî görüyordum. Onun için bu noktada israr ettim.

Salâhattin Bey, Hulûsi Bey gibibirtakimmilletvekilleri, Meclis'in, kendi yetkisini bir baskasina vermekle isleyemez duruma geleceginden, milletten aldigi vekâleti baskasina devretme hakki bulunmadigini ve aslinda orduya komuta edecek bir kimseye Meclis'e aityetkilerin verilmesinin söz konusu olamayacagini, buna gerek de olmadigini belirttiler. Meclis'in yetkisini kullanabilecek bir kimseye, milletvekillerinin sahsen güvenemeyecekleri ihtimalinden söz edenler de oldu.

Ben bu düsüncelerin iiiçbirine karsi çikmadim. Hepsini dogru buldugumu belirttim. Meclis'in bu noktayi çok dikkatle ve önemle düsünüpincelemesini söyledim. Yalniz, sahislarindan korkanlarin, telâslarina yerolmadigini söyledim. 4 Agustosta bu konu bir karara baglanamadi. Görüsme, 5 Agustos 1921 günü de devam etti. Bugün bazi milletvekillerindeki karar sizligin iki noktada toplandigi anlasildi. Birincisi : Meclis'invarliginin herhangi bir sekilde is göremez duruma getirilmesi; ikincisi deüyelerden herhangi biri için keyfî ve kanunsuz islem yapilmasi...

Bu süphe ve kararsizliklari giderecek sekilde konustuktan ve açikIamalar yaptiktan sonra, yapilacak kanuna da bu hususlarla ilgili baglayici hükümler konmasinin yerinde oldugunu belirttim ve vermis oldugum önergeyi buna göre bazi maddeler haline getirerek bir tasari seklinde Meclis'e sundum. Iste bu tasari maddeleri üzerinde yapilan görüsmeler sonunda, bana Baskomutanlik ünvaninin verilmesiyle ilgili, 5 Agustos192l tarihli kanun çikti. Bu kanunun ikinci maddesine göre bana verilmisolan yetki suydu : "Baskomutan, ordunun maddî ve manevî gücünü büyük ölçüde artirmak, sevk ve idaresini bir kat daha saglamlastirmak için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bununla ilgili yetkisini Meclis adina fiilen kullanabilir."

Bu maddeye göre benim verecegim emirler kanun olacakti. Efendiler, bu ünvanin verilisinden dolayi, "Meclis'in bana karsi gösterdigi güvene layik oldugumu az zamanda ispatlamayi basaracagim"dedikten sonra, Meclis'ten bazi ricalarda bulundum : Örnek olarak, MillîSavunma Bakanligi ve Genelkurmay Baskanligi görevlerini yapmakta olan

Fevzi Pasa Hazretleri'nin alniz Genelkurmay in isleri ileugrasabilmesi için, Içisleri Bakanligi görevinde bulunan Refet Pasa'nin Milli Savunma Bakanligi'na getirilmesi ve onun yerine bir baskasinin seçilmesi gibi...

Özellikle, Meclis'in ve Bakanlar Kurulu'nun içeriye ve disariya karsisükûnet içinde ve çok güçlü bir durum ve göri.inüste kalmasinin önemlioldugunu, ufak tefek sebeplerle Bakanlar Kurulu'nu sarsmanin dogru olmadigini arz ettim. Kanun teklifi, o gi.in açik oturumda okundu. Öncelikle görüsüldü ve ad okunarak oylandi. Oy birligiyle kabul edildi.

Bu münasebetle yaptigim kisa bir konusmanin bir iki cümlesini,tekrar etmeme müsaade buyurmanizi rica ederim. O cümleler sunlardi : "Efendiler, zavalli inilletimizi esir etmek isteyen düsmanlari mutlaka yenecegimize olan güven ve inancim bir dakika olsun sarsilmamistir. Su dakikada, bu kesin iiiancimi yüksek hey'etinize karsi, bütün millete karsi bütüin dünyaya karsi ilân ederim."


Ikinci olarak, "Meclis'in yetkilerini kullanmak gibi bir imtiyazin verilmesi asla söz konusu olamaz" düsüncesini ileri sürdüler. Ben, padisah ve halifeler tarafindan verilegelmis eski bir ünvani takinamayacagimi; yerine getirecegim görev, fiilen baskomutanlik olduguna göre, bu ünvani oldugu gibi vermekten kaçinmanin yersizligini ilerisürerek görüsümde direndim. Durum, Meclis'in degerlendirdigi ve belirttigi gibi olaganüstü olduguna göre, benim de alacagim kararlarin ve yapacagim islerin olaganüstü olmasi gerekecegine süphe yoktu. Düsünceve kararlarimi çabuk ve sert bir sekilde yürütmek ve uygulamak zarureti vardi. Hükûmetten ve Meclis'ten izin istemekle dogacak gecikmeleredurum elverisli olmayabilirdi. Bütün memleketi ve memleketin bütünkaynaklarimi ilgilendiren emir ve tebliglerim için, her isin ilgili bakanindan veya Bakanlar Kurulu'ndan olur ve izin almak, benim yapacagimBaskomutanliktan beklenen yararlari saglayamazdi. Onun için kayitsiz vesartsiz emir verebilmeliydim. Bunun için de Büyük Millet Meclisi'ninyetkisi benim kisiligimde belirmeliydi. Bunu, basari için zarurî görüyordum. Onun için bu noktada israr ettim.

Salâhattin Bey, Hulûsi Bey gibibirtakimmilletvekilleri, Meclis'in, kendi yetkisini bir baskasina vermekle isleyemez duruma geleceginden, milletten aldigi vekâleti baskasina devretme hakki bulunmadigini ve aslinda orduya komuta edecek bir kimseye Meclis'e aityetkilerin verilmesinin söz konusu olamayacagini, buna gerek de olmadigini belirttiler. Meclis'in yetkisini kullanabilecek bir kimseye, milletvekillerinin sahsen güvenemeyecekleri ihtimalinden söz edenler de oldu.

Ben bu düsüncelerin iiiçbirine karsi çikmadim. Hepsini dogru buldugumu belirttim. Meclis'in bu noktayi çok dikkatle ve önemle düsünüpincelemesini söyledim. Yalniz, sahislarindan korkanlarin, telâslarina yerolmadigini söyledim. 4 Agustosta bu konu bir karara baglanamadi. Görüsme, 5 Agustos 1921 günü de devam etti. Bugün bazi milletvekillerindeki karar sizligin iki noktada toplandigi anlasildi. Birincisi : Meclis'invarliginin herhangi bir sekilde is göremez duruma getirilmesi; ikincisi deüyelerden herhangi biri için keyfî ve kanunsuz islem yapilmasi...

Bu süphe ve kararsizliklari giderecek sekilde konustuktan ve açikIamalar yaptiktan sonra, yapilacak kanuna da bu hususlarla ilgili baglayici hükümler konmasinin yerinde oldugunu belirttim ve vermis oldugum önergeyi buna göre bazi maddeler haline getirerek bir tasari seklinde Meclis'e sundum. Iste bu tasari maddeleri üzerinde yapilan görüsmeler sonunda, bana Baskomutanlik ünvaninin verilmesiyle ilgili, 5 Agustos192l tarihli kanun çikti. Bu kanunun ikinci maddesine göre bana verilmisolan yetki suydu : "Baskomutan, ordunun maddî ve manevî gücünü büyük ölçüde artirmak, sevk ve idaresini bir kat daha saglamlastirmak için Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bununla ilgili yetkisini Meclis adina fiilen kullanabilir."

Bu maddeye göre benim verecegim emirler kanun olacakti. Efendiler, bu ünvanin verilisinden dolayi, "Meclis'in bana karsi gösterdigi güvene layik oldugumu az zamanda ispatlamayi basaracagim"dedikten sonra, Meclis'ten bazi ricalarda bulundum : Örnek olarak, MillîSavunma Bakanligi ve Genelkurmay Baskanligi görevlerini yapmakta olan

Fevzi Pasa Hazretleri'nin alniz Genelkurmay in isleri ileugrasabilmesi için, Içisleri Bakanligi görevinde bulunan Refet Pasa'nin Milli Savunma Bakanligi'na getirilmesi ve onun yerine bir baskasinin seçilmesi gibi...

Özellikle, Meclis'in ve Bakanlar Kurulu'nun içeriye ve disariya karsisükûnet içinde ve çok güçlü bir durum ve göri.inüste kalmasinin önemlioldugunu, ufak tefek sebeplerle Bakanlar Kurulu'nu sarsmanin dogru olmadigini arz ettim. Kanun teklifi, o gi.in açik oturumda okundu. Öncelikle görüsüldü ve ad okunarak oylandi. Oy birligiyle kabul edildi.

Bu münasebetle yaptigim kisa bir konusmanin bir iki cümlesini,tekrar etmeme müsaade buyurmanizi rica ederim. O cümleler sunlardi : "Efendiler, zavalli inilletimizi esir etmek isteyen düsmanlari mutlaka yenecegimize olan güven ve inancim bir dakika olsun sarsilmamistir. Su dakikada, bu kesin iiiancimi yüksek hey'etinize karsi, bütün millete karsi bütüin dünyaya karsi ilân ederim."


 BASKOMUTAN LIGI FIILI OLARAK ÜZERIME ALDIM

 BASKOMUTAN LIGI FIILI OLARAK ÜZERIME ALDIM

Saygideger Efendiler, Baskomutanligi fiilî olarak üzerime aldiktan sonra birkaç gün Ankara'da çalistim.

Genelkurmay Baskariligi'nin ve Millî Savunma Bakanligi'nin bütünkadrosu ile Baskomutanlik karargâhini kurdum. Bu iki makamin ortakçalismalarini Baskomutanlikta uyumlu bir sekilde birlestirmek; bundanbaska orduyu ilgilendiren ve Baskomutanlik yoluyla çözümü gerekenöteki bakanliklara ait isleri yürütebilmek için de yanimda küçük bir bürokurdum.

Ankara'daki çalismalarim, yalniz, ordunun insan ve tasit araçlaribakimindan gücünün artirilmasi, yiyecek ve giyeceginin saglanip düzenekonmasiyla ilgili tedbirler almak ve hazirliklar yapmakla geçti.

Bu sözünü ettigim hususlari gerçeklestirmek için ikigün içinde, 7, 8 Agustos 1921 tarihlerinde, Tekâlif-i Milliye Emri adialtinda yaptigim genel tebliglerden her biri için kisaca bilgi vereyim. Birsavasin kazanilmasinda en küçük seylerin bile dikkate alinmasi gerektigini gösterebilmek için bunlari bilginize sunmayi yararli bulurum :

1 sayili emrimle heT ilçede bir Tekâlif-i Milliye Komisyonu kurdurdum. Bu komisyonlarca toplanan malzemenin, ordunun çesitlibölümlerine dagitimi seklini düzenledim.

2 sayilip emrime göre, vatanin her ailesi birer kat çamasir, birerçift çorap ve çarik hazirlayip Tekâlif-i Milliye Komisyonu'na teslim edecekti.

3 sayili emrimle, tüccarin ve halkin elinde bulunan çamasirlikbez, amerikan, patiska, pamuk, yikanmis ve yikanmamis yün ve tiftik,erkek elbisesi dikmeye yarayan her türlü kislik ve yazlik kumas, kalinbez, kösele, vaketa, taban astarligi sari ve siyah mesin, sahtiyan,dikilmis ve dikilmemis çarik, potin, demir kundura çivisi, tel çivi, kundura ve saraç ipligi, nallik demir ve yapilmis nal, mih, yem torbasi, yular,belleme, kolan, kasagi, gebre, semer ve urgan stoklarindan yüzde kirkina, bedeli sonradan ödenmek üzere el koydum.

4 sayili emrimle, eldeki bugday, saman, un, arpa, fasulye, bulgur,nohut, mercimek, kasaplik hayvan, seker, gaz, pirinç, sabun, yag, tuz, zeytinyagi, çay, mum stoklarindan yine yüzde kirkina, bedeli sonradan ödenmek üzere el koydum.

5 sayili emrimle, ordu ihtiyaci için alinan tasit araçlari disinda,halkin elinde kalan tasit araçlariyla, yüz kilometrelik bir uzakliga kadar,ayda bir defa olmak üzere, parasiz askerî ulasim yapilmasini mecburtuttum.

6 Sayili emrimle, ordunun giyimine ve beslenmesine yarayan bütün sahipsiz mallara el koydum.

7 sayili emrimle, halkin elinde bulunan savasta ise yarar bütünsilâh ve cephânenin üç gün içinde teslimini istedim.

8 sayili emirle, benzin, vakum, gres, makine, don, saatçi ve tabanyaglari, vazelin, otomobil ve kamyon lâstigi, solisyon, buji, soguk tutkal,Fransiz tutkali, telefon makinesi, kablo, pil, çiplak tel, yalitkan maddelerve bunlar türünden malzeme ve asit sülfi,irik stoklarinin yüzde kirkinael koydum.

9 sayili emirle demirci, marangoz, dökümcü, tesviyeci, saraç, ;arabaci esnaflari ve imalâthaneleriyle, bu esnaf ve imalâthanelerin is çikarabilme güçleri ve kasatura, kiliç, mizrak ve eyer yapabilecek ustalarinadlariyla birlikte sayilarini ve durumlarini tespit ettirdim.

10 sayili emirle, halkin elinde bulunan dört tekerlekli yayli araba,dört tekerlekli at ve öküz arabalariyla, kagni arabalarinin bütün takimve hayvanlariyla birIikte binek ve topçeker hayvanlarinin, katir ve yükhayvanlarinin, deve ve esek sayisinin yüzde yirmisine el koydurdum.

Efendiler, emirlerimin ve tebliglerimin yerine getirilmesi için kurdugum Istiklâl Mahkemeleri'ni Kastamonu, Samsun, Konya, Eskisehirbölgelerine gönderdim. Ankara'da da bir mahkeme bulundurdum.

Genelkurmay Baskariligi'nin ve Millî Savunma Bakanligi'nin bütünkadrosu ile Baskomutanlik karargâhini kurdum. Bu iki makamin ortakçalismalarini Baskomutanlikta uyumlu bir sekilde birlestirmek; bundanbaska orduyu ilgilendiren ve Baskomutanlik yoluyla çözümü gerekenöteki bakanliklara ait isleri yürütebilmek için de yanimda küçük bir bürokurdum.

Ankara'daki çalismalarim, yalniz, ordunun insan ve tasit araçlaribakimindan gücünün artirilmasi, yiyecek ve giyeceginin saglanip düzenekonmasiyla ilgili tedbirler almak ve hazirliklar yapmakla geçti.

Bu sözünü ettigim hususlari gerçeklestirmek için ikigün içinde, 7, 8 Agustos 1921 tarihlerinde, Tekâlif-i Milliye Emri adialtinda yaptigim genel tebliglerden her biri için kisaca bilgi vereyim. Birsavasin kazanilmasinda en küçük seylerin bile dikkate alinmasi gerektigini gösterebilmek için bunlari bilginize sunmayi yararli bulurum :

1 sayili emrimle heT ilçede bir Tekâlif-i Milliye Komisyonu kurdurdum. Bu komisyonlarca toplanan malzemenin, ordunun çesitlibölümlerine dagitimi seklini düzenledim.

2 sayilip emrime göre, vatanin her ailesi birer kat çamasir, birerçift çorap ve çarik hazirlayip Tekâlif-i Milliye Komisyonu'na teslim edecekti.

3 sayili emrimle, tüccarin ve halkin elinde bulunan çamasirlikbez, amerikan, patiska, pamuk, yikanmis ve yikanmamis yün ve tiftik,erkek elbisesi dikmeye yarayan her türlü kislik ve yazlik kumas, kalinbez, kösele, vaketa, taban astarligi sari ve siyah mesin, sahtiyan,dikilmis ve dikilmemis çarik, potin, demir kundura çivisi, tel çivi, kundura ve saraç ipligi, nallik demir ve yapilmis nal, mih, yem torbasi, yular,belleme, kolan, kasagi, gebre, semer ve urgan stoklarindan yüzde kirkina, bedeli sonradan ödenmek üzere el koydum.

4 sayili emrimle, eldeki bugday, saman, un, arpa, fasulye, bulgur,nohut, mercimek, kasaplik hayvan, seker, gaz, pirinç, sabun, yag, tuz, zeytinyagi, çay, mum stoklarindan yine yüzde kirkina, bedeli sonradan ödenmek üzere el koydum.

5 sayili emrimle, ordu ihtiyaci için alinan tasit araçlari disinda,halkin elinde kalan tasit araçlariyla, yüz kilometrelik bir uzakliga kadar,ayda bir defa olmak üzere, parasiz askerî ulasim yapilmasini mecburtuttum.

6 Sayili emrimle, ordunun giyimine ve beslenmesine yarayan bütün sahipsiz mallara el koydum.

7 sayili emrimle, halkin elinde bulunan savasta ise yarar bütünsilâh ve cephânenin üç gün içinde teslimini istedim.

8 sayili emirle, benzin, vakum, gres, makine, don, saatçi ve tabanyaglari, vazelin, otomobil ve kamyon lâstigi, solisyon, buji, soguk tutkal,Fransiz tutkali, telefon makinesi, kablo, pil, çiplak tel, yalitkan maddelerve bunlar türünden malzeme ve asit sülfi,irik stoklarinin yüzde kirkinael koydum.

9 sayili emirle demirci, marangoz, dökümcü, tesviyeci, saraç, ;arabaci esnaflari ve imalâthaneleriyle, bu esnaf ve imalâthanelerin is çikarabilme güçleri ve kasatura, kiliç, mizrak ve eyer yapabilecek ustalarinadlariyla birlikte sayilarini ve durumlarini tespit ettirdim.

10 sayili emirle, halkin elinde bulunan dört tekerlekli yayli araba,dört tekerlekli at ve öküz arabalariyla, kagni arabalarinin bütün takimve hayvanlariyla birIikte binek ve topçeker hayvanlarinin, katir ve yükhayvanlarinin, deve ve esek sayisinin yüzde yirmisine el koydurdum.

Efendiler, emirlerimin ve tebliglerimin yerine getirilmesi için kurdugum Istiklâl Mahkemeleri'ni Kastamonu, Samsun, Konya, Eskisehirbölgelerine gönderdim. Ankara'da da bir mahkeme bulundurdum.